Anal fissür hastalığı dilimizde makat çatlağı olarak adlandırılır. Basurdan sonra en sık karşılaşılan makat hastalığıdır. Anal fissür, kalın bağırsağın iç yüzeyinde anüs yakınında gelişen bir yırtık veya açık yaranın tanımıdır. Çoğunlukla kabızlık ve ıkınma ile beraber oluşur. Ameliyatlı ve ameliyatsız olmak üzere iki farklı yolla tedavisini yapabilmekteyiz. Bu tamamen çatlağın durumuna göre değişiklik göstermektedir. Yazımızın devamında makat çatlağının neden olduğunu, belirtilerini, sebeplerini ve tedavi yöntemlerini ayrıntılı şekilde anlatıyor olacağız.
Anal Fissür Nedir?
Tıpta anal fissür olarak adlandırılan hastalık dilimizde makat çatlağı olarak tabir edilmektedir. Makat bölgesinde görülen hastalık oluştuğunda cam çiziği şeklinde hissedilir. Kronik kabızlık, kronik ishal, ters ilişki, hamilelik ve doğum ya da cinsel yolla bulaşabilen enfeksiyonlardan kaynaklı ortaya çıkabilir.
Makat Çatlağı Neden Olur?
Hemen üst paragrafta belirttiğimiz gibi fissürün oluşmasında bir çok sebep olabilir. Ancak kabızlık en sık karşılaşılan sebebidir. Kabızlığı kronik ishal, anal ilişki ve normal doğum takip etmektedir. Nadiren cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlar, crohn hastalığı, tüberküloz ve frengi gibi hastalıklar sebep olabilmektedir.
Makat Çatlağı Belirtileri Nelerdir?
– Dışkılama esnasında keskin ve şiddetli bir ağrı
– Dışkılama sonrasında bir süre devam eden acı ve ağrı
– Dışkılama esnasında dışkı çevresinde ya da tuvalet kağıdında görülen az miktarda ve parlak renkte kanama.
Makat Çatlağı İçin Doktora Gitmekten Çekinmeyin
Makat çatlağı hastalığı ile karşı karşıya olduğunuzu düşünüyorsanız (ki bu tüm makat hastalıkları için geçerlidir) mutlaka bir doktora görünün. Hastalığı oluştuğu bölgenin verdiği utanç duygusunun doktora gitmenize engel olmasına müsaade etmeyin. Unutmayın ki, doktorların mesleği sağlık problemleri ile ilgilenmek ve tedavi etmektedir. Hiç bir doktor sizin hastalığınızdan dolayı sizi küçük düşürmeyecektir. Proktoloji uzmanı tedavinizi yaparken sizin hastalığınızdan başka bir durumla ilgilenmeyecektir. Çoğu anal fissür ilk oluştuğu zamanlarda ilaçla tedavi edilebilir. Ancak insanlar utandıkları ve çekindikleri için doktora gitmediklerinden hastalık ilerleyerek kronikleşir ve bu dönemde maalesef ilaçla tedavi mümkün olmaz. Doktora her gitmediğiniz an hem daha çok şikayetle karşı karşıya kalacağınız gibi aynı zamanda hastalığında ilerlemesine sebebiyet vereceksiniz.
Anal Fissür Nasıl Teşhis Ediliyor?
Doktorunuz yaşadığınız şikayetleri dinledikten sonra, emin olmak ve kesin tanıyı koymak için çeşitli muayeneler uygulayabilir. Fissür çoğunlukla göz ve parmak muayenesi ile teşhis edilebilen bir rahatsızlıktır.
Makat Çatlağı Çeşitleri Var mı? Bunlar Nelerdir?
Anal fissür yazımızın bazı yerlerinde de değindiğimiz gibi akut ve kronik olmak üzere iki tipi olan bir hastalıktır. Akut çoğunlukla evde doktor tavsiyesi ile kullanılan merhemler yardımıyla iyileşebilir. Ancak doktora gitmekten çekinilir ve kendi kendine geçer düşüncesiyle bekletilirse kronikleşerek cerrahi tedavi gerekmektedir.
Akut Anal Fissür Nedir, Nasıl Geçer?
Akut dönem makat çatlağının ilk başladığı 10-15 günlük sürecinde ki aşamasına denilmektedir. Hastalığın ilk 15 günlük dönemine akut makat çatlağı çoğunlukla yüzeysel ve küçük bir yırtık şeklindedir. Akut dönemde olan fissürlerin yaşattığı şikayetlerde kısa sürer. Dışkılama sırasında hissedilir ve sonrasında çok sürmeden geçer. Bu dönemde olan fissür cerrahi bir girişim olmadan beslenme alışkanlığının değiştirilmesi, kabızlığın giderilmesi ve doktor tavsiyesi ile kullanılacak merhemler yardımıyla geçebilir.
Kronik Anal Fissür Nedir, Nasıl Geçer?
Kronik fissürler akut dönemde olan fissürlere müdahale edilmediği taktirde ilerleme göstermesiyle ortaya çıkmaktadır. Bu aşamada olan fissür yırtığı boyutu büyüktür ve dışkılama esnasında ya da sonrasında hissedilen ağrı çok şiddetli ve keskin olabilmektedir. Yani fissürün şikayetleri çatlağın büyümesi ve ilk başlangıcının üzerinden geçen zamanla orantılı şekilde artmaktadır. Kronik fissürün iyileşmesi cerrahi tedaviler dışında mümkün değildir. Kronik fissürler duruma göre ameliyatlı ameliyatsız olmak üzere iki ayrı şekilde yapılabilmektedir.